29 Nisan 2012 Pazar

Hayat döngüsü: Umut

Ümit nedir? Umut etmek?
Sahip olmadığınız bir anı istemek, var olmayan bir şeyin varlığı için yalvarmak, belki de hiç olmayacak bir şey için beklemek değil midir?

Çocuklar asla umut etmezler, ne istediklerini bilirler ve ağlarlar, elde edene kadar ağlarlar, başaramazlarsa da unutur giderler. Bir şey ya vardır ya yoktur.

Gençler umut etmeye başlarlar, büyümeyi umut ederler, büyük adam olup üne kavuşmayı, çok para kazanmayı, saygı görmeyi, herkesin hayranlığını kazanmayı umut ederler, gelecekten beklerler her şeyi, henüz olmayandan, güçtür onlar için umut, ne kadar umut ederlerse o kadar yenilmezdirler. Henüz hiç bir şey yoktur ama her şey bir gün mutlaka olacaktır.

Cahit Sıtkı'nın ömrü gibi yarıya vurdu mu zaman, umut umutsuzluğun adıyla anılmaya başlar artık. Umudunuzla yargılanırsınız, bütün gerçekliğini yitirmiştir gelecek ve ne kadar olmayana bel bağlamışsanız o kadar kaybetmektesinizdir. Ama henüz gerçek fethetmemiştir bütün kalelerinizi. İçinizde bir ateş yanmaya devam etmekte, rüzgara karşı dayanmaktadır. "Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim"dir özet.

Yaşlılık... tekrardan çocukluğa dönüş... çocukluğun bilgili hali... umut edecek bir şey kalmamıştır artık. Saf ve katıksız gerçeklik, zihnin galibiyeti ve yok olmanın bilinçli eşiğine gelinmiştir artık. Ardında bırakmıştır her şeyi, umutlarını, yaşadıklarını ve yaşayamadıklarını, ömür anılardan ibarettir anlatılmayı bekleyen. Yitirilmiş ya da kazanılmıştır bütün savaşlar ve artık meydanlardan çekilme vaktidir. Umut edenleri gördükçe "Genç işte" diyerek gülümsemek ve anımsamaktır geçmişi.

Hayat, her zaman olduğu gibi tekrardan başa dönmektir. Başladığın yere...
Ümit güzel şeydir, gençliktir, aldanmaktır bile bile...


24 Nisan 2012 Salı

Olur olmaz

İnsan bazen kendini yenilmez hisseder, her şeyi vardır, gücü kuvveti hiç olmadığı kadar yerindedir, Tanrıcılık oynar farkında olmadan, çok çok uzak geleceğe dair planlar yapar, denklemler kurar, cüz-i irade fikri ele geçirir, herkesin kendini yenilmez hissettiği bir an vardır.

Ama hayat...

Sadece tek bir şeyi değiştirir...
ve her şey allak bullak olur...
insan, her şeyi değiştirebileceğine inanan o garip varlık bir anda hisseder gücü... ve güçsüzlüğünü...

Arabayı ne zaman çok iyi kullandığımı düşündüysem ardından mutlaka ufak tefek kazalar geçirdim. Artık trafiğin yalnızca benim iyi olup olmamamla ilgili olmadığını anladım. Yola çıktıktan sonra önemli olan sağ salim geri dönebilmekti.

Hayatın o müthiş çarkları olurunuzu olmaza, olmazınızı olura çevirmeye o kadar heveslidirki sizin payınıza düşen her zaman neticeyi  kabullenmekten öteye gitmez.

Kabullenmek keyif almanın ilk basamağıdır.