14 Temmuz 2010 Çarşamba

Afiyet şeker olsun / Julie & Julia

İş dönüşü BİM'e uğrayıp bir kaç parça yiyecek toparladım, hazır patates, hazır köfte, hazır dondurma, hazır x,y,z... Sonra da gelip utanmadan Julie & Julia'yı izledim. Neden diyeceksiniz, çünkü film baştan sona yemek yapmakla alakalı. Öyleki her bir tarifte Ekmek Teknesi'nin kirlisi gibi "oyyy oyyy oyyy, Cengiiiizzz" diyesim geliyordu. Aç halde filmi açıp ekran karşısına geçmemeniz Sağlık Bakanlığı tarafından olmasa da benim tarafımdan onaylanmıyor :)

Gerçek iki yaşamın, iki farklı zamanın, iki farklı insanın hikayesinin tek bir perdede yansıması bir film. Yazının sonunda gerçek kişilerin fotoğraflarını ve Julia Child'ın gerçek videosunu bulabilirsiniz. Video'yu ve filmi izledikten sonra Merly Streep'in ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu daha iyi anlayacaksınız.

Filme başlarken bir mesaj almayı ya da hayatınızı değiştirmesini, bir şeyler öğretmesini beklemeyin. Kişisel gelişim saçmalıklarından ve aşkkolik ergen psikolojisinden sıyrılın ve gerçek iki yaşamı seyre koyulun. Ha illaki "izlediğim film bana bir şeyler katmalı" derseniz Julia Child'ın ve Julie Powel'ın ev hanımlığından tanınmış birer yazar haline gelmelerini dizlerinizi döverek izleyin ve kendi kendinize "ben neden böyle değilim" diyerek küfredin, ya da daha güzel yolu seçip izlediğinizden keyif alın. İzlerken doyacaksınız, o derece yani.

Merly Streep diyorum başka da bir şey demiyorum. O ne oyunculuktur öyle! Şahane. Eski toprak olmasına mı verirsiniz bilmem, kaliteli, sarıcı ve inandırıcı bir oyunculuk. Maksadı güldürmek olmayıp güldürenlere ayrıyeten hastayımdır, ve aslında doğal olan da budur. Kim gerçek hayatında Cem Yılmazcılık oynarki? Julia da hayatını yaşarken güldürüyor, eğlendiriyor. İlginç olan nokta ise hayatının o kadar da ilginç olmaması. Kadınların çoğunun depresyon nedeni olan evde oturup yemek yapmak Julia için o kadar da dert değilmiş, keyif almasını bildiğin zaman. En iyi yaptığı işte en iyi olmak aslında kilit nokta. Soğan sahnesi ise buna en güzel örnek olsa gerek.

Amy Adams (Julie Powel) ise bana daha çok Isla Fisher'i andırdığından olsa gerek daha ilk sahneden bağladı beni. Sevimli, ilk başlarda ne yapacağını bilmediğinden depresif, taze gelin, devlet dairesinde memur bir bayan. Onun hayatında da ilginçlik yok aslında, hatta yaptığı iş itibarı ile psikolojisi bile bozuk ama bunlar insanın hayattan keyif almasına engel değil işte. Yalnızca tek bir şey bile yetebiliyor hayatı taze frambuazlı pasta tadında algılamaya.

Julie Powel'ın hayatı ilk blog'unu açmasıyla değişmeye başlıyor. Gerçek bir hikaye dedik ya işte o blog:
http://blogs.salon.com/0001399/2003/12/11.html

Julie Powel:
http://2.bp.blogspot.com/_il0rbxkq8mI/SoIBpaH4AAI/AAAAAAAAD-I/zNJgNoT0Ez8/s1600/48396735.JPG

Julia Child:
http://onceuponawin.files.wordpress.com/2009/06/juliachild.jpg
http://www.youtube.com/watch?v=2ohiUbQyDhk&feature=related


İzlemenizi tavsiye ederim. Oldukça keyifli bir kaç saat geçireceksiniz.

http://www.filmarasi.com/Movie.aspx?ID=76478&Name=Julie%20&%20Julia(2009)#

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder